Son Yazılar


  • Felsefenin Öldürücü Etkileri

    Söz konusu başlığı dikkatlice düşündüğümüzde, başlangıçta, akla gelebilecek her türlü sorunun cevaplanmasının gerekliliği göz önüne çıkacaktır. Çünkü bu başlık, temelinde içerdiği birkaç postulatı barındırmakta ve bu postulatlar neticesinde anlam kazanmaktadır. İlk olarak, başlık hakkında söylenmesi ve düşünülmesi gereken mesele, başlığın,… Continue reading

    Felsefenin Öldürücü Etkileri
  • Hayli Duyarlı Kişi Olmak

    Uzun zamandır incelediğim ve düşündüğüm bir konu: Duyarlılık. Nedir bu? Bir insanın duyarlı olması ne ifade eder ve duyarlılığa toplumun bakış açısı nasıldır? Bu sorular mühim ve psikologlarca incelenmekte olan sorulardır. Çünkü ne olursa olsun, kendilerini duyarlı hisseden kişilerin bazı… Continue reading

    Hayli Duyarlı Kişi Olmak
  • Bu Gece Kimse Cennetlik Değil

    bu gece kimse cennetlik değilbu gece, cehennemin kavruk ateşidağların karanlığında kaybolmuş zifiranneciğim elleri vealnımda sırıtan firavun secdesidiröfkelerin, şeytanların ve ilahi olmayantüm hıçkırıkların, kimselerce duyulmamışkeskin bir ağıdı mıdır ağlaşan?dizlerinin dibinde, gözlerinin ferinde gecenin?gece, ey gecesana, şöylece bakıp aşka gelmeyen tüm gözlerküfürdürküfür… Continue reading

    Bu Gece Kimse Cennetlik Değil
  • Modern Kültürün Hegemonyası

    Olduğum, olacağım ve olmak zorunda hissettiğim tüm halleri sırtıma bindiren, beni bu yaşam kervanında yorgun eyleyen her şeye elveda. Nedir bu, nasıl bir arayış, nasıl bir yıpranıştır çünkü? Sürekli olarak, bir şeyler yapmamız gerektiğini salık verenler, sürekli bir şeyler yapmanın… Continue reading

    Modern Kültürün Hegemonyası
  • Bir Gecede Ölünür Ansızın

    İnsan, çift menşelidir. Bir tarafının özü zevk, arzu, aşırılık ve isyana temayülden ibaretken; diğer tarafı ise onu dinginliğe, sakinliğe, ölçülü olmaya ve nefsi terbiyeye doğru çeker. Biz insanlar, farkında olalım yahut olmayalım, bu iki zıt kutbun üzerinde kendimizi buluruz çoğu… Continue reading

    Bir Gecede Ölünür Ansızın
  • Yağmurları Yakalıyorum

    Yağmur, ışıl ışıl damlacıklar ve koyu yeşillik. Bugün, gökyüzünün, aynalardan aksedercesine her şeyi boyadığı, tumturaklı bir koyuluktan ibaret. Böyle zamanlarda, birbirine benzeyen anılar arasında gidip gelmenin, benzer günleri anımsamanın tekrarını yaşamadan edemiyor insan. Yağmurlardan ibaret anıları, yağmurlar anımsatıyor çünkü. Bursa’da,… Continue reading

    Yağmurları Yakalıyorum
  • Sadrıma Şifadır

    Hayat memat meseleleri, yeni bir iş, yeni heyecanlar derken yoğun günlerde buldum kendimi. Bu yüzden, birkaç gün oldu yazmayalı. Ama nereye gidersem gideyim, beni takip eden, ruhumla hoşbeş eden içsel bir sesim var; susmuyor, beni tahrik ediyor. Yaz, üret, sadrına… Continue reading

    Sadrıma Şifadır
  • Ruhlarımızı Çalan

    Modern çağın çocuklarıyız. Yaşamayı, sevmeyi, eğlenmeyi, mutlu olmayı; acıyı, ızdırabı ve kederi, kısacası her hissiyatı, öğütüyoruz. Çünkü bizler için var olan her şey, tüketilmesi gereken birer meta anlamına geliyor. Dolayısıyla, farkında olmaksızın kendi kendimizi ve başkalarını da öğütmemiz gerektiğine inanıyoruz.… Continue reading

    Ruhlarımızı Çalan
  • Ben Bir Yusuf İdim

    Bir vakitler, kendime bigâneydim. Kim olduğum, neliğim ve nedenlerim belirsiz ve yaşama dair tüm sorularımın cevapsız kaldığı zamanlarımı anımsıyor; anlam arzusuyla yanıp tutuşan ve her kalbin içinde bir sır gibi saklanan boşluğumu doldurmak için kalkıştığım arayışa, şimdilerde şükrediyorum. Arayış, yani… Continue reading

    Ben Bir Yusuf İdim
  • Pencereden Kış Geliyor

    Zamanlardan bir zaman, mekânlardan bir mekânda; tüm ışıkların doğduğu bir akşam, tüm yağmurların dindiği bir kış günündeydim. Çehreme düşen gece rengi tavan, beni, kimlerden olduğumu ve naçar ruhumun en ince zarına kadar benden olan her şeyimi örtüyor; düşman bellediğim düşlerime… Continue reading

    Pencereden Kış Geliyor