Mağluptur Bu Yolda Galip

Yaralar sağalır, acılar biter ve huzur da fazlaca sürmez. İnsan, dönüp dolaşıp, dönmeye ve dolaşmaya mahkûm ve mecbur olduğunun hakikatiyle yüzleşir. Sabah olur, ansızın akşama; akşam olur, ansızın geceye meylederiz. Lâkin esasında, uykularımız diri kalmaz; diriler de uykusuz kalamıyor nihayetinde.

Korkumuz, varlığını, her günahımızın ardından, yüreklerimizi sıkan ilahi kudretin sesiyle hissettiriyor. Umutlarımız da korkularımızda mündemiç; ikisi, siyah ve beyaz kanatlı bir kelebeğin pörsümüş kanatları. Hal böyleyken insan, bu hayatta, bu meşgaleler zincirinde, kaçıncı halkaya sıkışmış; kaçıncı düğümde boğulmuş olduğumuzun ne önemi var, diye düşünmeden edemiyor.

Bir şekilde ya göğün tüm berraklığında huzura ermeyi ya da gecenin karanlığında korkuyla kaybolmanın hazzını diliyoruz. Oysaki hiçbirimiz, bunu ne kadar arzu da etsek, ikiler aleminden, tekler alemine süzülecek kadar derinlerde değiliz.

Derinleri arzu eden ruhlara, fazlaca söz söylemeye lüzum olmaz. Lâkin biz yine de özeti verelim, okurları konuya bir miktar vâkıf kılalım: Hayat, ne yaşarsak yaşayalım, yaşadığımızın zıddıyla kâimdir. Haliyle, ne mutluluk, ne keder ve ne yükseliş, ne de zül sürekli değildir.

“Hiçbirimiz insan olmaktan öteye yahut beriye gidemeyiz.”

Selametle.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s